Bir Çocuğun Gözünden Soykırım Filmi ''Çizgili Pijamalı Çocuk''

Çizgili Pijamalı Çocuk

Çizgili Pijamalı Çocuk filmi, Mark Herman’in yönetmenliğinde, John Boyne tarafından 2006 yılında yayımlanan kitabından uyarlanmıştır.

Tür: Savaş, Gerilim, Dram 

Yapım Yılı: 2008 

Süre: 94 dk 

Ülke: ABD 

Dil: İngilizce

Oyuncular: Asa Butterfield (Bruno) , Jack Scanlon ( Shmuel ) , David Thewlis ( Ralf /Baba) , Vera Farmiga (Elsa /Anne) 

  

Teknik Ekip: Yönetmen (Mark Herman) , Yapımcı (Mark Herman - David Heyman) , Senarist (Mark Herman - John Boyne)

Konusu: ll. Dünya savaşı esnasında küçük bir çocuk olan Bruno’nun Nazi subayı olan babasının görev yeri Aushwitz toplama kampına çıkar. Tabi Bruno, babasının nasıl bir iş yaptığından habersiz bu yeni evi keşfetmeye başlar. Bu süreçte kendisine çiftlik olarak gösterilen ve gitmesi yasaklanan bu yere gizlice gider ve toplama kampında çalıştırılan Yahudi bir çoçukla karşılaşarak onu arkadaş edinir. Ayrıca kendisine söylenenlerin aksine Yahudiler’in kötü insanlar olmadığı ve arkadaşının yalnızca kendisi gibi bir çocuk olduğunu anlar ve orada yaşanılanların ne denli büyük bir suç ve vahşet olduğunu acı bir şekilde farkeder. 

Yazardan:

‘Eden ettiğini bulur fakat olan yine çocuklara olur.’

Bir soykırım filmi ile karşınıza geldim bugün. ll. Dünya savaşında Nazi Almanya’sının Yahudiler’e yaptığı soykırımı hepimiz gayet iyi biliyoruz ve tüm bunları bir çocuğun gözünden anlatan devasa bir film bırakıyorum buraya.

Çizgili Pijamalı Çocuk filmini izlerken şu gerçeği iyice kavradım: Bir insan, hayatı boyunca edindiği doğruların büyük çoğunluğunu aileden edinir. Doğru veya yanlış… Örneğin filmde Bruno’nun (Başrol oyuncu) ablası, anne-babasının Yahudiler’e takındığı tavrın aynısını takınmakta ve öğretmeninin ona öğrettiklerini aynen kabul etmekteydi. Bruno ise edindiği arkadaşı sayesinde asıl gerçekleri görebildi. Eğer bunu görmemiş veya toplama kampındaki o çocuğu tanımamış olsaydı bir müddet sonra onun da ablası gibi düşüneceğinden şüpheliyim. Çünkü:

Herkesten farklı düşünmek insanı korkutur.

Ayrıca kendimce inandığım doğrular arasında: Irklar, diller, dinler ve renkler sadece güzel bir gökkuşağı oluşturmak için vardır. Onun ötesinde bu saydıklarım asla hedef tahtası olmamalı. Olduğu taktirde orada insanlık vardır da denilmemeli! Bu filmde de ne yazık ki ırkları yüzünden soykırıma uğrayan insanları görüyoruz. Bu yönüyle bize çok değerli dersler verdiğini belirteyim. İzlemeyenlere şiddetle tavsiye ederek bu yapıta 10/10 veriyorum. 

Sağlıcakla kalın…

Our Times Filmi

Kaplumbağalar da Uçar Filmi

Halam Geldi Filmi

Ateş Böceklerinin Mezarı Filmi

Sonsuzluk Teorisi Filmi